Araştırma: Türkiye’de Her 5 Kişiden 1’i Teknoloji Nedeniyle İşssiz Kalacağından Korkuyor

Yayınlama: 09.04.2025 16:18:00 Güncelleme: 09.04.2025 16:24:04

GYİAD ve KONDA’nın araştırmasına göre, Türkiye’de her 5 kişiden 1’i teknolojik gelişmeler nedeniyle işsiz kalma korkusu yaşıyor. Toplumun yüzde 35’i almış olduğu eğitimin yaptığı işte gelecekte yetersiz kalacağını düşünüyor. Araştırma sonuçlarına göre, en çok marangozluk, kuaförlük, bankacılık ve öğretmenlik mesleklerinin kaybolmasından korkuluyor.

Araştırma: Türkiye’de Her 5 Kişiden 1’i Teknoloji Nedeniyle İşssiz Kalacağından Korkuyor

Genç Yönetici ve İş İnsanları Derneği (GYİAD) ve KONDA Araştırma iş birliğiyle “Dijitalleşen Dünyada Aranan Nitelikli Eleman Fırsatı” sorununu derinlemesine analiz eden bir rapor yayımlandı. “Dijitalleşen Dünyada Aranan Nitelikli Eleman Fırsatı” raporu ile iş gücü piyasalarında kronik bir sorun haline gelen nitelikli eleman sorununu ortaya çıkaran sebepleri, mesleki eğitim ve teknoloji kaynaklı işsizlik algısı bağlamında ele alarak strateji önerileri sunmak hedefleniyor. 
Raporda ortaya çıkan araştırma bulgularına göre, her 2 kişiden 1’inin meslekî eğitimi mevcut. Her 3 kişiden 1’i meslekî eğitim almamışken, yüzde 16’lık bir kesim informal biçimde meslek edinmiş görünüyor. Her 5 çalışandan 2’si eğitimini aldığı alandan farklı bir mesleğe sahip. Çalışan kesimin yüzde 53’ü alanında çalışıyor, yüzde 39’u eğitimini aldığı alan ile ilişkisiz bir meslek yürütüyor.

Her 5 kişiden 4’ü teknolojiyi yaptığı işte kullanıyor. Her 5 kişiden 4’ü yaptığı işte gelecekte teknoloji kullanımının artacağını düşünüyor. Toplumun yüzde 35’i almış olduğu eğitimin yaptığı işte gelecekte yetersiz kalacağını düşünüyor. Her 5 kişiden 1’i teknolojik gelişmeler nedeniyle ileride işsiz kalabileceğini düşünüyor. Toplum nitelikli eleman açığını en çok işyerlerinin yeterli maaş, koşul veya yaşam standardı sağlamamasına bağlıyor.
Rapora göre, meslekî eğitim kurslarına katılanların oranı yıllar içinde artmış. Yaz tatilinde oğlunu çıraklık, mesleki eğitim kursuna gönderebileceğini söyleyenler 6 yılda ikiye katlamış. Gelecekte ustalık gerektiren mesleklerin hayatımızda olmayacağı düşünülüyor.

Marangozluk, Kuaförlük, Bankacılık ve Öğretmenlik Meslekleri Kaybolabilir

GYİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Özer, raporla ilgili yaptığı açıklamada, “Gelecekte meslek seçimi konusunda süreçlerin planlanması anlamında katkı sağlamayı hedefledik. Ara elemanların çalışma hayatından beklentilerini derinlemesine analiz ederek teknoloji kaynaklı potansiyel işsizlik sorununa çözüm önerilerini ortaya çıkarma hedefli çalışmamızda sektörle eşgüdümlü yapılar kurmayı planlıyoruz” dedi. 

KONDA Araştırma Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erdem ise “Bu bize ara eleman meselesini dolaylı olarak somutlaştırma imkânı tanıdı. Ara eleman meselesinin çözümü için ‘meslekî eğitime sahip olan ama işgücünde bulunmayan kesimlerin potansiyel işgücü olarak değerlendirilmeleri’ gibi mikro politika önerilerinden birini de böylelikle tespit ettik” ifadesini kullandı. Erdem konuşmasında ayrıca yapay zekâ ile kaybolmasından korkulan mesleklere de değindi ve en çok marangoz, kuaför ve sanayi bant işçiliği gibi mesleklerin ortadan kalkmasından endişe edildiğini bildirdi. Erdem’in araştırma sonuçlarından aktardığına göre, bankacılık ve öğretmenlik de kaybolmasından en çok meslekler olarak öne çıkıyor. 

3 Panelde Rapor Ele Alındı

Raporun çıktıları 3 panelde ele alındı. Eşarj Genel Müdürü ve Enerjisa Enerji İnsan ve Kültür Başkanı Yakup Aydilek, dijitalleşmenin sadece kurum kültürü ve liderliği değil aynı zamanda iş yapış şekillerini de değiştirdiğini söyledi. Aydilek’e göre, teknoloji insanın yerine geçmeyecek ve karar destek fonksiyonuna dönüşecek.  Ticimax Kurucusu Cenk Çiğdemli ise dijitalleşmeyi ağırlıklı olarak çalışanlarını güçlendirmek için kullandıklarını ifade ederek, “Kendimizi geliştirdiğimiz sürece yapay zekâdan korkmamıza gerek yok. İşletmeler ve çalışanlar olarak veri odaklı olmamız şart” dedi.  
 
Mutfak Sanatları Akademisi Kurucu Ortağı Sitare Baras kendi alanlarında rol modellerinin çok önemli olduğunu ve başarılı profesyonellerin meslekî eğitime katkıda sağlamada değerli bulduklarını ifade etti.  

Ferrero Türkiye ve IPA Bölge Direktörü Azmi Gümüşlüoğlu, çalışan ve işveren arasında yeni bir mutabakata ihtiyaç olduğunu ifade etti ve şunları söyledi: “Bu mutabakatta karşılıklı kazançların belirlenmesi ve bu belgenin yaşayan bir belge olması gerekiyor." 

OECD Türkiye Daimî Temsilcisi Prof. Dr. Kerem Alkin ise içinde bulunduğumuz belirsizlik çağında işçi-işveren ilişkilerinin daha da karmaşıklaştığını ve kuşak farklılığının derinleştiğini belirtti. Firmaların çalışan sadakati sağlamak için insanî çalışma ortamı, yetkinlik gelişimine uygun ortam oluşturmak, açık iletişim ve çevresel ve sorumluluk gibi noktalara dikkat etmesi gerektiğini söyledi. 

Şişecam Kimya Grubu İnsan Kaynakları Direktörü Cem Oğuz da yeni kuşakların anlam arayışı ve esneklik istediğini aktardı ve artan rekabete dikkat çekti. Oğuz ayrıca terfi ve yükselme beklentilerindeki farklılıklara da değindi ve anlam arayışının burada da dikkat çekici olduğunu sözlerine ekledi.